Lanetli kavim İsrailoğulları lanetlendiklerini bildiklerinden olsa gerek bu dünyada Müslüman halka eziyet etmeye devam ediyorlar. Hamas ile olan ateşkesin 19 Aralık’ta bitmesinden sonra sessiz bir bekleyiş vardı Gazze’de. Yolda yürürken bir tedirginlik, bir korku hâkimdi herkeste. Çocuklar annelerin kanatları altında gidip gelmeye başlamışlardı uzunca bir süredir Gazze’de. Onlarda anlam veremiyorlardı bu duruma ya, seslerini de çıkartamıyorlardı. Çünkü herkeste kulakları sağır edercesine bir sessizlik hâkimdi. Ve beklenen oldu İsrail ordusu roket bombardımanına başladı dün sabahtan itibaren. Bombardımanın yoğunlaştığı sıralar okulların dağılmasına denk geldiği için de ölenler arasında çocukların sayısı oldukça fazla. Taş taş üzerinde bırakmayan İsrail bu dünyada hesabı kime verecek? Sivilleri katlederek savaş suçu işleyen ve uluslar arası hukuku hiçe sayan bu lanetli kavime yeryüzünde cezasını kim verecek?
Peki, biz ne yaptık bugüne dek? Hiç sorguya çektiniz mi vicdanınızı? Neler oluyor yanı başımızda diyerek dikkat mi kesildiniz onlarca son dakika haberine yoksa olanları fark etmeyip resimdeki sanatçının kim olduğunu çıkarmaya mı çalıştınız?
Her geçen gün biraz daha hissizleştirildiğinizin farkında mısınız acaba? Bir oyunun tam içerisindesiniz, oynuyorsunuz ama bihabersiniz. Ortadoğu’da yıllardan beri yaşanan insan kıyımına kaçınız tepki gösterdiniz, içinizden aydın(!) olan kaçınız özür dileme kampanyaları başlattınız, kaçınız elleri kolları bağlı diye hicap etti bu durumdan? Bir özür dilenecekse işte tam zamanıdır şimdi arkadaş! Farazi konular üzerinden özür dileyenler, insanlığın(!) gözleri önünde yaşanan drama karşı neredeler, neden hala sessizler? Yaşlı gözlerde ve dikenli düşlerde umutlarını büyütenlerin, Türkiye’yi hamileri olarak görenlerin, zulmedilenlerin şu ana kadar hep hayallerini yıktınız tutumlarınızla. Çünkü siz bir romanı okumaktansa kara kutunun karşısına geçip deforme edilmiş dizi-filmini seyredersiniz. Çünkü siz “bul karayı al parayı” formatında reyting kaygısı taşıyan yarışma programlarının seyircisisinizdir. Çünkü siz çam ağaçlarını keser, süsler ve hayal mahsulü bir karakterden bir şeyler istersiniz.
Kınıyoruz, bu kıyıma sessiz kalanları,
Kınıyoruz, hala Aralık’ın son günü için plan yapanları,
Kınıyoruz, Yahudi’nin bu cesareti aldığı kaynağı,
Kınıyoruz, sivilleri katledenleri,
Ve kınıyoruz, farazi şeyler üzerine “özür dileme kampanyası” başlatanları ve destek verenleri!
Özür diliyoruz, hissizleştiğimiz için,
Özür diliyoruz, İslam dünyasına sırt çevirdiğimiz için,
Özür diliyoruz, Batı’nın şakşakçısı olduğumuz için,
Özür diliyoruz, kara lastiği bırakıp Converse giydiğimiz için,
Özür diliyoruz, kitabı televizyona tercih ettiğimiz için,
Özür diliyoruz, bir Fatiha’yı bile çok gördüğümüz için,
Özür diliyoruz, umutlarını kararttığımız çocuklardan,
Özür diliyoruz, anneleri yavrularından, babaları eşlerinden ayıranlara göz yumduğumuz için,
Özür diliyoruz, bir ve beraber olamadığımız için,
Özür diliyoruz Gazze, affet bizi n’olur. Zalimlerin ettiklerinin kat ve kat fazlasını bulacaklarını söyleyen Yaradan aşkına affet!
Adil Cevaz bakın ne söylüyor, ona kulak verip bitiriyoruz utanç dolu bu yazıyı:
Silah sapan kurşun taşlar
Onbirinde akıncılar
Hakkı hâkim kılmak için
Ölür Ayşe ölür Yasin
intifada intifada
Selam sana şanlı kavga
Koş anne koş
Yavrun yerde
Al sancağı sıra sende
El-aksan’ın eteğinde
Ateş barut kan bir yerde
Filistin’deki meşale
Sayhalanır tüm âleme
intifada intifada
selam sana şanlı kavga
Koş Fatma koş
Mehmet yerden al sancağı
Sıra sende
Bugün kudüs sarayova
Yarın mekke şam ankara
Bir diriliş
Bir doğruluş
Zulme karşı başkaldırış
Hakka doğru tam yöneliş
Koş bacım koş düğün senin
Ağlamak yok artık sevin
İntifada intifada
Selam sana şanlı kavga
0 yorum:
Yorum Gönder